MANJEDİX
  ARLMEX Aura
 



AURA

 

Ön Açıklama:

 

            Aurayı kısaca enerji alanı olarak açıklayabilirim. Çakralar pranayı, yani mutlak enerjiyi yüksek katlardan insan aurasına kanalize ederler. Her çakra, prananın farklı bir frekansını kişinin aurasına aktarır ve bu frekanslar farklı renklere ayrıştırılabiliriler. Bu renkler eğitilmiş kişiler ve şifacılar tarafından görülebilirler.

            Aura gerçek insanın ifadesidir... O, insanın güçlerinin ve duygularının toplamıdır. Kısaca özetlemek gerekirse; o kişiyi aydınlık bir bulut şeklinde kuşatan bir süper-fiziksel yayılımdır. O, kişinin karakterini, duygusal doğasını, zihinsel çapını, sağlık durumunu ve ruhsal gelişimini açığa vurur.

 

Üç Aura

            Her insanın üç aurası vardır; bir ruhsal aura, bir zihinsel aura ve bir eterik auradır. Prananın en yüksek frekansları ruhsal aura içinde tutulur. Fakat prana aynı zamanda zihinsel enerjiye de dönüştürülebilir ve bu enerji formu zihinsel aurada belirir. Prana daha da değişerek eterik enerjiye dönüşür ve bu enerji, fiziksel bedenden gelen enerjide dâhil olmak üzere, eterik aura sınırları içinde tutulur. Aslında "tutulmak" kelimesi yanlıştır. Çünkü aura her an değişiklik gösterir ve enerjiler birbiri içinde ya da başka bir dış enerji ile karışabilirler. Örneğin elektromanyetik dalgalar auraları etkileme konusunda üstündürler. Bunun yanı sıra -bu ruhsal şifalandırmada bir şifa verme yöntemi olarak kullanılır- insanlar da auraları etkilerler; kesişme ya da birleşme yoluyla. Çünkü auralar çok büyük alanlar kaplamaktadırlar. Mesela Buda'nın aurasının 350 km olduğu söyleniyor.

            Ruhsal aura, fiziksel bedenden en uzağa uzanan auradır. Sağlıklı bir insanda onun yarıçapı sekiz metre kadardır. Onun içinde, zihinsel bedenden gelen enerjiden oluşmuş zihinsel aura bulunur. Onun enerjisi, sağlıklı bir insanda iki buçuk metreye kadar uzanır ve kişinin zihinsel durumunu yansıtır. Son aura kişinin duygusal ve fiziksel sağlığını yansıtır. Ona eterik aura denir. O, fiziksel bedenden yaklaşık yirmi santim kadar bir mesafeye uzanır.

            Şifada öncelikle eterik aura ile ilgilenilir. Hastalık ister eterik bedende, ister fiziksel bedende yer almış olsun, o enerji sistemini bozar ve sağlıklı (uyumlu) frekansları sağlıksız (uyumsuz) frekanslara dönüştürür. Frekanstaki değişiklikle birlikte, kişinin (artık hasta bir kişinin) eterik aurasında bir renk değişimi meydana gelir. Şifacılar ve aura görebilen kişiler, iyi sağlık durumunu belli eden normal renklerin ne zaman çamurlu, kirli hale geldiğini veya sağlığı çağrıştıran parlak, berrak renklerin kahverengi, gri ve kara gibi toprak tonlarına -hastalık tonlarına- dönüştüğünü görebilir.

            Aura görmenin en iyi iki yolu şunlardır:

       1. Kendi aura yeteneğinizi geliştirmek suretiyle,

       2. Auranın enerjisini avuçlarınızla hissetmek suretiyle...

            Aura görmede en önemli etken geçici miyopluktur. Gözün odaklanmışlığı bozuluncaya kadar nesnenin ötesine bakmak suretiyle miyopluk kolayca oluşturulabilir.

 

 

Aura Görmek:

 

Gözlemci -yani siz- kendinizi zorlamadan, gözlerinizi odaklamadan boşluğa bakmalısınız.

            Auranın en çabuk görüldüğü alan başın ve ellerin çevresidir.

            Ellerinizin çevresindeki aurayı görmeye çalışmakla başlamalısınız. Ellerinizin çevresindeki aurayı görmek için bakışınızı ellerinizin ötesine geçirerek boşluğa bakın. Bir kez ellerinizin ötesine bakmaya başladığınızda, gözleriniz zahmetsizce odaklanmadan bakacaktır. Sonrada auranızın parmaklarınızın arasında belirdiğini göreceksiniz.

            Başlangıçta, aura zayıf ve görülmesi zor olabilir; o bir su buharlaşması gibi görülebilir -ki genellikle ilkler hep su buharı gibi görünür- , fakat siz derinleşmeyi (nasıl olduğunu siz deneyimleyince anlayacaksınız) , konsantre olmaksızın (yoğunlaşmaksızın) dikkat etmeyi sürdürdükçe aura parlaklaşacaktır. Parlaklık güçlendikçe, renkler belirmeye başlayacak. Bu olduğunda, ellerinizi birbirinden yavaşça uzaklaştırın, işte o zaman parmaklarınızı birbirine bağlayan güç hatlarını göreceksiniz. Bu hatlar her iki elin parmak uçlarını bağlıyor olacak...

            Ellerinizi birbirinden 20 ya da 25 santim uzaklaştırıncaya kadar onları birleştirmeye devam edecektir.

Sonra, hatlar merkezde birbirinden kopacak ve siz her bir eli ayrı ayrı çevreleyen auraları göreceksiniz.

            Bu tekniği kullanmakta ustalaştığınızda, ellerinizin çevresindeki renkleri görmek sizin için gitgide kolaylaşacak. Yeteneğinizden emin hale geldiğinde başkalarının auralarına bakmaya başlayın. En kolay göreceğiniz, onların başları etrafındaki aura olacak. İlk önce baş çevresindeki aura sis gibi belirecek ve sonra renkler, önce koyu renkler ve ardından daha açık renkler belirecek.

            Aura inceleyen araştırmacıların genel görüş birliğinde oldukları şey auranın aşağı-yukarı yumurta biçiminde olduğu, genellikle fiziksel bedenin dış hatlarını takip ettiğidir -bu kesinlikle doğru- , fakat o değişebilir. Canlılığı yüksek olan kimselerin aurası daha kuvvetlidir, dolayısıyla fiziksel bedenin ötelerine uzanacaklardır. Auranın bilişimi bireyden bireye farklılıklar gösterir. Dokusu, rengi ve büyüklüğü çoğu zaman kişinin mizacını gösterir.

 
 
  bugün 62389 ziyaretçi (133072 klik) burdaydı! MXS Free Information Zone  
 
Manjedix " X " Solixty Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol